Moher Uçurumları

Herkese Merhaba,

Bugün size İrlanda Cumhuriyetinin batı yakasında bulunan muhteşem ve doğal güzelliği ile meşhur Cliffs of Moher (Moher uçurumları) gezimden bahsedeceğim. Malumunuz Yüksek lisans için bulunduğum dublinde bütün dersleri başarıyla bitirmiş(Övünmek gibi olsun 🙂  ) ve tezimi yazmakla meşgulüm. Bu günlerden birinde canım fazlaca sıkılmışken bir seyahat yapma isteği doldu içim. Yine mi? Evet yine… Hatta direkt araştırdım ve gitmediğim ama mutlaka gitmem gereken bir yerin farkına vardım. Moher uçurumları. Aslında kıtaların ayrılmadığı bir bütün olduğu zamanlarda bu uçurumlar, bugün Amerika Birleşik Devletleri olarak bilinen bölgeyle bitişikmiş. Yani bir zamanlar irlanda’nın bulunduğu topraklar ABD’nin bulunduğu topraklar ile kara komşusuymuş. İşte bu uçurumları ziyaret edebilmek ve bunu hem kolay hem de az masraflı yapabilmek için bir tur satın aldım. İrlandalı rehber aşırı bilgili bir o kadar da komik bir adamdı. Ayrıca çok fazla bilgi paylaşımında bulundu.  

Yol üstünde giderken Bunratty Kalesine uğradık. Bu kale istanbul’un fethinden çok daha önce inşa edilmiş. Tam 600 yaşında ve hala kale gibi. Hemen yanındaki pub, hani şu sarı ve hiç eski durmayan bina. 400 yıllık bir pub ve bu özelliği ile irlanda’nın en eski pub’ı. 

Bunratty Kalesi
Bu mekan 400 yıldır aktif hizmet veriyor.

Buradan ayrıldıktan sonra Cliffs of Moher’e doğru yol aldık ve o muhteşem güzelliğe vardığımızda inanamadım. Açıkçası bu kadarını beklemiyordum. Muhteşemdi. Atlas okyanusu ayaklarının altındaydı. Evet İrlanda’nın en batısındaydık. Moher uçurumlarının iki tarafı vardı. Sağ tarafının üzerinde bir de kule vardı. Dünyanın en ferah yatağı bu kulede olmalı herhalde. Atlas okyanusu, ayaklarının altında. Sonradan öğrendim ki biz Harry Potter severlerin çok iyi bildiği melez prens filmindeki meşhur bir sahne de Moher uçurumlarında çekilmiş.

Moher Uçurumları

Sonrasında çıktık ve hem öğle yemeğimizi almak hem de gezinmek için Doolin köyüne doğru hareket ettik bu köy de gerçekten harikaydı. Öncelikle ayıptır söylemesi götürdükleri bölgenin meşhur Pub’ında harika bir yemek yedik. Sonrasında ise biraz gezmeye vakit ayırdık. Köyün tam ortasından geçen güzel bir dere, yemyeşil araziler ve köy evleri…

Doolin Köyü

Verdiğim paranın tam karşılığını almanın verdiği o müthiş hazla eve dönmenin ardından bunları sizinle paylaşabilmek için yazıya dökmem gerekti. Gelecek yazımda görüşmek üzere. Sevgiyle kalın.

Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *